Kolajen Meselesi

O kadar trend bir konu ki mutlaka bir yerlerden sizde duymuşsunuzdur. Çünkü herkesin dilinde. Neden? Çünkü çok sağlam reklamı yapılıyor dört bir yanda. Hem de birçok kişinin hassas noktaları kullanılarak reklam malzemesi yapılıyor. Neyden mi bahsediyorum, tabi ki “kolajen” den. Gelin kolajen meselesine soru cevap şeklinde enine boyuna bir bakalım:

  • Kolajen nedir? Vücudun kendi ürettiği ve insan bedeninde en çok bulunan bir proteindir. Vücutta deri, kemik, tendon, ligamentler başta olmak üzere pek çok organda bulunarak bağ dokusuna destek olur, canlılık ve esneklik verir. Vücudu bir birine bağlayan yapışkan madde diyebiliriz.
  • Kaç tip kolajen bulunur? Vücutta kolajenin 19 tipi tanımlanmıştır. En çok bilinenleri ise; Tip 1 (vücuttaki kolajenin %90’ını oluşturur, deri, kemik, tendon ve bağ dokuda bulunur, cilde gerginlik ve elastikiyet verir) , Tip 2 (eklem ve kıkırdaklarda bulunur, eklem sağlığı için önemlidir),Tip 3 (kaslar, organlar ve damarlarda bulunur) ve Tip 4 (derinin katmanlarında bulunur) dür.
  • Kolajenin faydaları nelerdir? Kolajen iyi bir dolaşım sistemi, gür ve sağlıklı saçlar, hızlı iyileşme süreci, düzenli sindirim sistemi sağlar, selülitlerin azalmasına destek olur, eklemlere esneklik verir.
  • Kolajen miktarı değişken midir? Evet. Bu miktar artıp azalabilir. Bu durum birçok parametreye bağlıdır.
  • Kolajen neden azalır? Öncelikle 25’li yaşlardan sonra vücutta kolajen üretimi yavaşlar ve 35 yaşından sonra yavaşlama daha da hızlanarak etkilerini daha çok göstermeye başlar. Yani yaşlanmayla kişide kolajen miktarı azalır ve mevcut kolajeninde kalitesi düşer bu nedenle cilt esnekliğini kaybeder, sarkar veya kırışır. Fazla şeker ve basit karbonhidratları sık tüketmek, güneş ışığına aşırı maruz kalmak, alkol ve sigara tüketmek, çevre kirliliği, sağlıksız beslenme, sporsuz yaşam, kalitesiz ve dengesiz uyku düzensizliği, kan şekerinin hızlı yükselmesi, stres, menepoz gibi birçok durumda kolajen miktarının azalmasına sebep olur.
  • Peki kolajen miktarını arttırabilir miyiz? Bazı besinler kolajen miktarını arttırabilir. Bunlar; sığır ve inek eti, kemik suyu ve paça çorbası, soya ve soya içeren ürünler, turna ve somon balığı, kaju, ceviz, badem, yeşil yapraklı sebzeler, sarımsak, yumurta beyazı, avokado ve avokado yağı, kırmızı meyveler ve sebzeler, fasulyelerdir. Ayrıca C vitamini kolajen üretimine destek olan baş elemandır, bakır ise kolajenin düzenlenmesine katkı sağlar.
  • Ortamda çok fazla kolajeni takviye olarak kullanan kişi var. Kolajen takviye olarak kullanılmalı mıdır? Kesin olarak gerekli midir? Çoklu kırıklı bir kaza sonrası, kıkırdak ve eklem rahatsızlıklarında, ilerleyen yaşlarda yaşlanmaya bağlı sarkma, kırışma, selülit gibi estetik şikâyetlerin artmasıyla, saç sağlığının olumsuz etkilendiği durumlarda, saç beyazlamasının hızının azalması istenen durumlarda, tırnak sağlığının etkilendiği durumlarda takviye olarak kullanılabilir. Ayrıca kalp sağlığı üzerinde olumlu etki yaptığını bildiren çalışmalar mevcuttur. Yine ayrıca 18 yaş altında kullanımına gerek yoktur. Hamile ve emzikliler doktora danışarak kullanmalıdırlar.
    Evveet kolajen meselesini detaylıca anlatmaya çalıştım. Sırf trend diye bir ürün alınmamalı, kullanılmamalı. Çünkü bazı trend ürünlerin bilinçsizce kullanılması beraberinde birçok risk faktörünü de getiriyor. Bu nedenle bir ürün alırken daha bilinçli bir şekilde ve irdeleyerek almalıyız o ürünü. Konunun faydalı olması temennisiyle.

Bir cevap yazın