Yabancı Menşeli Turist Çocuklarımız!

Deyim yerindeyse “Alamancı” çocukların annesi olmak nasıl bir duygu onu anlatmak istiyorum sizlere.
Kendi kültüründen, dilinden, örf ve adetlerinden uzak büyüyen çocukların yaz tatilinde en büyük sorunları arkadaş edinememek. Veya edinseler bile telafuzlarıyla dalga geçilmesi. Çoğu zaman yaşadıkları ülkenin diline hakim olan çocukların, anadillerini ülkeye geldiklerinde konuşma çekincelerinin başlıca sebeplerinden biri konuşmaları ile dalga geçilmesidir.

Ayrıca esnafın yurtdışından gelen bu gençlere fahiş fiyat ile satış yapmaya çalışması da başlı başına alış-veriş eğilimine sekte vuran büyük bir engeldir.
Bütün yıl turizm sezonunu bekleyen esnafın para kazanma istediğini anlıyorum ama bir malı fahiş bir fiyat ile satmak vicdan sınırlarını sorgular bir hal almış durumda. Turisti ürkütmek sonuçta bir güvensizlik yaratır ve bu ülke ekonomisinin turizm gelirindeki payını ciddi bir şekilde azaltır.

Son yıllarda özellikle Marmaris, Bodrum, Didim gibi yurt dışından gelen turistlere adeta zorla mal satılması veya bangır bangır ürün reklamının yapılmaması konusundaki yasaklamalar bir nebze insanları rahatlattı. Ancak düzeltilmesi gereken birçok açmazımız var halen. Lütfen bizlere yolunacak kaz gözü ile bakmayın, düzgün telafuzu olmayan çocuklarımızla dalga geçmeyin ki çocuklarımız bizlerle birlikte tatile gelsinler.

Ülkeleri ile bağları kopmasın, yabancılaşmasınlar. Çünkü yaşamayı seçtikleri ülkelerde zaten yabancı varsayılıyorlar, bari kendi ülkelerinde o duyguyu yaşamasınlar. İki kültür arasında bocalayıp kaybolmasınlar. Kimlik bunalımı yaşamadan ait oldukları yer konusunda bilinçli davransınlar. Ey yurdumun insanları; bizlere yardımcı olun, köstek olmayın. Çocuklarımızın ülke ile bağlarının kopmaması gerek.

Çok şey mi istiyorum? 🙁

Bir cevap yazın